Müslümanlar bu emre uyarsa...

ABD tarafından yapılan kur saldırısı sonrası bir süredir sıkıntıların yaşandığı ekonomide, bereket ayı Ramazan’ın gelmesiyle birlikte canlanma yaşanması bekleniyor. Yeniakit.com.tr’ye konuşan İlahiyatçı Yusuf Kavaklı, İslam kardeşliğinin ekonomik krizlerin en iyi ilacı olduğunu söyledi.

Müslümanlar üzerine düşeni yapmıyor

İslam’ın sıklıkla vurguladığı ‘yardımlaşma ve dayanışma’ emrinin toplumsal hayatta yeterince yer bulamadığına işaret eden Kavaklı, “Müslümanlarda büyük bir manevi çöküş var. Hiç beklemediğimiz insanlar rüşvet yiyor. Hiç beklemediğimiz insanlar tüyü bitmemiş yetimin hakkına el uzatıyor. Ahlaki yozlaşma almış başını gidiyor. Müslümanlar Allah’ın emir ve yasaklarına samimiyetle uysa bu durumda olur muyduk. İmanlı ve dürüst insanlar elini taşın altına koymadan sıkıntıları aşmamız zor. İnanıyorum ki Ramazan ayı Müslümanların maneviyata yönelmesine vesile olur.” dedi.

Her Cuma okunan Ayeti uygulasak ne kriz kalır ne açlık

Her Cuma hutbesinde imamların Nahl Suresi’nin 90. Ayetinin “Allah şüphesiz adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara bakmayı emreder; hayasızlığı, fenalığı ve haddi aşmayı yasaklar. Tutasınız diye size öğüt verir.” mealini okuduğuna dikkat çeken Kavaklı, “Müslümanlar her Cuma namazında duydukları bu ayetin gereğini yerine getirseler bu ülkede kriz mi kalır açlık mı kalır. Bugün bakıldığında Müslümanlar zekatın dışında bir yardımda bulunmuyorlar. Zekat zaruri olandır ama Rabbimizin Kur’an’da defalarca zikrettiği infak emri vardır. İnfak etmek, karşılıksız yardımda bulunmak, ihtiyacı olanın ihtiyacını gidermek; Müslümanların yaşadığı yerlerde toplumsal huzur ve kardeşliğin teminatıdır. Bugünün dünyasında zenginler ile yoksulların geliri arasındaki uçurum, Allah’ın emirlerine riayet edilmediğini gösteriyor. Bir tarafta insanlar yiyecek ekmek, içecek su bulamazken, başka bir yerde yaşayanlar aşırı şişmanlıktan yakınıyor. Aslında yaşanan sıkıntılar ekonomik bir krizden ziyade bir maneviyat krizinin olduğuna işarettir.” diye konuştu.

Bizim medeniyetimiz vakıf medeniyetidir

İslam toplumlarında yardımlaşma ve dayanışmaya en güzel örneğin kurulan vakıflar olduğunu söyleyen Kavaklı, şöyle devam etti: “Bizim medeniyetimiz vakıf medeniyetidir. Osmanlı’da her konuda vakıflar kurulduğunu görüyoruz. Soğuk su ile abdest alanlara sıcak su hizmeti veren bir vakıf var, düşünebiliyor musunuz. Adam camide soğuk suyla abdest alıyor. Yanına bir genç yaklaşıp, ‘amca abdest alman için sana sıcak su getirdim’ diyor. Gelinlik kızlara çeyiz yardımı yapmak için kurulmuş vakıflar var. Evlenme parası olmayanları evlendirme vakıfları var. Dağda yaşanan vahşi hayvanlar açlıktan ölmesin diye onlara yiyecek sağlayan vakıflar var. Daha aklımıza gelmeyecek birçok konuda kurulmuş vakıflar olduğunu görüyoruz. İşte İslam dininin yardımlaşma ve dayanışma emrini özümsemiş bir toplumun kurduğu medeniyet bu. Müslümanlar yeniden bu şuuru kazanabilse ve vakıf medeniyetini ihya edebilse, bugün ne ekonomik kriz kalır ne de açta, açıkta insanlar kalır. Müslümanlar özüne döndüğünde hayatımıza bereket geldiğini göreceğiz.”

Diyanet Duyurular Sayfamız için TIKLAYINIZ

Diyanetliler Platformu  Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

Dini Haberler Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ