HADDİNİZİ BİLİN, DİYANETİ YIPRATAMAZSINIZ

Diyanet İşleri Başkanlığımız, kuruluş itibariyle cumhuriyetimizle yaşıt iki başkanlıktan biridir.

                 Diyanet İşleri Başkanlığımız, kuruluş itibariyle cumhuriyetimizle yaşıt iki başkanlıktan biridir. Biri Genel Kurmay Başkanlığı, ikincisi de, Diyanet işleri Başkanlığıdır. İki Başkanlıkta bu ülkenin sigortasıdır. Üstlenmiş olduğu misyonunu, toplumun huzuru, barışı, kardeşliği, birlik ve beraberliği ön plana alarak, 78 milyon nüfusumuzun hepsini kucaklamak olarak belirlemiş, güzide bir kurumumuzdur. 3-Mart–1924 tarihinde 429 sayılı kanunla Başbakanlığa bağlı bir teşkilat olarak kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam Dininin İtikat, İbadet ve Ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve İbadet yerlerini yönetmek’’ için, manevi dünyamıza ışık tutan bir teşkilatımızdır.
                  Son günlerde ülkemiz demokrasinin gereği seçim sürecine girmiş bulunmaktadır. Yaklaşan seçim atmosferinin oluşturduğu heyecan, kin, nefret, asılsız söylemlerin ve gerçekleşmesi mümkün olmayan vaatlerle de karşılaşmaktayız. Akıl ve ferasetten yoksun bazı siyasilerin Diyanet İşleri Başkanlığımıza da sataşmak suretiyle, çamur at izi kalır felsefesiyle yıpratma, sindirme ve itibarsızlaştırma politikalarıyla iyi niyetli olmadıklarına şahit olmaktayız. Art niyetli olanlar, her zaman Müslümanlara, Müslümanların kutsal değerlerine, İslam’a, Din adamına saldırmakta hiçbir sakınca görmemişlerdir.
                  Bunu yaparken, bir zamanlar İngiliz başbakanının, elinde bir paketle İngiliz Meclisi’nde milletvekillerine; “Biz şimdiye kadar Müslümanları neden yenemedik biliyor musunuz?” diye sorması, ve; “işte şu elimdeki Kuran yüzünden!” diyerek, Kur’an anlayışından Müslümanları uzaklaştırmanın yollarını işaret etmesi ile aynı paralelde bir hile içine girerek, Müslümanların gözünde Diyanet İşleri Başkanlığı’nı itibarsızlaştırmak istiyor malum çevreler!
                   Ayrıca, Bazı siyasilerin, fütursuzca “Diyanet’i kaldıracağız” ifadeleri hadsizliktir. Bu, şu anlama gelmektedir; “Biz, Din, Diyanet anlamayız, dinsiz bir toplum inşa etmeye çalışıyoruz, biz öyle; dindar nesil, dindar gençlikte istemiyoruz. Biz,  geleceği olmayan, tarihinden, kültüründen, dininden, inancından habersiz olan bir nesil istiyoruz!” demek istiyorlar. Bu gibi söylemlerde bulunanlar, dış güçlerin oyununa geliyor! Onların emellerine hizmet etmektedirler.
               Kur’an, Din, Diyanet… birilerini neden rahatsız ediyor  ki? Siz ne kadar dinsizseniz, bu millet de o kadar dindardır! Siz ne kadar; Kur’andan, Allah’tan uzaksanız, bu necip millet o kadar ve samimiyetle dinine, Diyanetine sahiptir, sahip çıkacaktır!
                 Diyaneti itibarsızlaştırma oyunundan vazgeçin. Medeniyet kuran, çağ kapatıp çağ açan bu necip milletin hassas damarlarına basmayın! Din olmazsa ahlak olmaz! Din olmazsa, insanlık olmaz! İnsanlık olmazsa medeniyet olmaz! Dinden, Kur’an’dan, nefret ettiğiniz sürece de bu ülkede siyasi emellerinize ulaşamazsınız! iktidar şansını da elde edemezsiniz, edemeyeceksiniz!
                    Şunu herkes çok iyi bilmelidir ki; Diyaneti hiçbir güç, ne kapatabilir, ne de kaldırabilir. Diyanet üzerinden siyaset yapmayı bırakın. Bu ülke insanı, kurum olarak Diyaneti ve Başkanını sevmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı Bu ülkenin en itibarlı, en güvenilir bir kurumudur. Diyanet İşleri Başkanı’da her şeyin en iyisine ve en güzeline layıktır. Diyanet İşleri Başkanlığımız sahipsiz değildir, Bu böyle biline….. 
                                                                                             Mustafa FİDAN
                                                                                                   Diva-sen
                                                                                         Genel Başkan Yard.

Kaynak Dinihaberler.com.tr [ Okunma Sayısı: 100 ]