© Dini Haberler 2020

15 Temmuz, Hiç unutmayacağımız karanlık

Her gecenin bir sabahı var biliyorum elbet o akşam otururken içimde bilmediğim türden acılar vardı, birden eşim yanıma geldi darbe olmuş dedi. Birden ürkek bir şekilde darbe mi dedim? Hemen TV açtım bir taraftan sosyal medya ve telefonlar...

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr:  Fatma Altuntaş'ın Köşesinden

Her gecenin bir sabahı var biliyorum elbet o akşam otururken içimde bilmediğim türden acılar vardı, birden eşim yanıma geldi darbe olmuş dedi. Birden ürkek bir şekilde darbe mi dedim? Hemen TV açtım bir taraftan sosyal medya ve telefonlar...

TRT sokağa çıkma yasağı olduğunu söylüyor aklım bir türlü almıyor ne yani şimdi biz sokağa çıkamayacak mıyız? diye soranlar, herkes bir panik TÜRKİYE'M ağlıyor kan içinde! Bir durun dedim çevremdeki o çaresiz kalabalığa sakin olun, ya sabır, sabır... Çevrede olanları anlamaya çalışıyorum bir taraftan. Eşim camiye ezan okumaya gidiyorum dedi beni de götür dedim ama lakin nasıl gideyim ki? Sen otur dualarını eksik etme hayatım dışarısı çok kötü ALLAH KORUSUN ezilirsin o arbedenin içinde dedi. Sustum...

Camiden ezan seslerini duyarken su serpildi kırgın gönlüme ve o an anladım ki darbe!!!

Dualarımla birlikte Sayın Cumhurbaşkanımızı sesini duyuyorum tv kanalından, çıkın sokağa diyor. Bir su dahası serpildi yüreğime herkes sokağa inmiş, meydanlar dolu, Cumhurbaşkanımız son dakika kurtulmuş. Allah'ım dedim! Hamdolsun sana, yüreğimden gözlerime akan yaşlar, tutmayan dizlerim, dua okuyan dilim.

Ezanlar okunuyor, okundukça sesler daha bir yükseliyor görüyorum ve duyuyorum, sükunetimi koru Allah'ım diyorum. Yarabbi kimin ne planı varsa sen boz onların görünen ordularına, sen görünmeyen mazlumların ordularını göster dedikçe ezan seslerini duydukça gözlerimdeki yaşları siliyorum. Meydanlar da olan yiğitleri gördükçe bu gecenin sabahını sen huzura çıkar yarabbi diyerek dualar ediyorum ve sonra bende aralarında olsam her gün sürünecek öleceğime vatan için bir kez ölür tam ölürüm diyorum.

O an aklımdan geçen, bu darbeleri eskiden bazılarına da tanık olmuştuk. Ama vatan için bu kadarını görmemiştim bunu hak etmemiştik biliyordum. Ne Cumhurbaşkanı, ne halk ne de bizim gibiler... Derken telefonlara dönmek zorundayım herkesin kafası karışık yol göstermek zorundayım kendimce ağlama zamanı değil diyorum şimdi sil gözyaşlarını ağladığımı belli etmiyordum Türk oğlu, Türk kızıyım ben dik duracağız, dik durmalıyız telefondan bir ses abla ne olacağız ne olur söyle birileri sokağa çıkın, birileri de çıkmayın diyor ne yapacağımızı şaşırdık diyor. Ben ise içim kan ağlıyor, gözlerim acıyor. Dedim kızım gün birlik olma zamanı durmayın çıkın sokağa öldürecekler ise vatan için dedikten sonra. Peki dedi abla haklısın çocuklarla çıkıyorum eşim yok, ölürsek de adam gibi ölürüz deyip dışarılarda olan halkın, Türkün gücü oldu.

Darbe halkın darbesi oldu. Her karanlığın sabahını aydınlık eden Rabbim'e sonsuz şükürler olsun. Biz el ele olduktan sonra kimselerin bizi yıkamayacağını gösterdik. Birliğimizi ve beraberliğimizi bozmak isteyenlere fırsat verdirmeyelim. Bir biz tek olalım bir bütün olalım. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Söz konusu vatan olunca bizler bebek gibi bakar, ninniler söyler, ezanlar okuyup al bayrağımıza sarılıp her acımızı örten milletiz...

KAZANAN TÜRKİYE OLACAK !!! Selâm ve Duayla sağlıcakla kalın.. Küpür Haber

İlginizi Çekebilir

Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?

Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.

Tesettürden vazgeçme

Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.

Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?

Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!

Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş

Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.

Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı

Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.

Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II

Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…

TÜM HABERLER