© Dini Haberler 2020

Darbecilerin başarısız girişiminin ardından Diyanet bugün daha da güçlü

Darbe girişimine karşı AKP tabanının dini motivasyonla mobilize olması sağlandı. Okunan ezanlar ve salalar, AKP taraftarlarını birer “mücahid” haline getirdi. Diyanet, süreç sonunda ‘prestijini’ artırdı

 Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr:   BERKANT GÜLTEKİN'in Haberi 

15 Temmuz Darbe Girişimi’ne karşı AKP rejimi, iktidarını kaybetmemek için elinde bulunan tüm araçları kullandı. İslamcı faşizmin kurumsal devlet ideolojisi haline gelmesi açısından konuya yaklaşıldığında, bu araçlardan en kritiği kuşkusuz Diyanet İşleri Başkanlığı’ydı. Geçmişte Erdoğan’ın başkanına Mercedes marka otomobil hediye ederek ‘onurlandırdığı’ bu kurum, darbe girişiminin duyulmasıyla birlikte AKP tabanının dini bir motivasyonla sokakta mobilize olmasını sağladı. Yapılan meydanlara çıkma çağrılarının, cep telefonlarına gönderilen mesajların, camilerde okunan sala ve ezanların altında hep Diyanet’in imzası vardı. Diyanet’in propagandası sonucunda sokaklar, ‘darbeye karşı çıkma’ meşruiyetini kullanarak çoğunluğu “AKP mücahidi” olan kesimlerin egemenliğine alındı.

Hemen kollar sıvandı
‘Kalkışmanın’ gerçekleştiği akşamın önemi gelişmelerinden biri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CNN Türk ekranlarında taraftarlarına ‘meydanlara çıkma’ çağrısında bulunmasıydı. Bu dakikadan sonra emri uygulamak, AKP rejiminin en işlevsel mekanizmalarından biri olan Diyanet’e düştü. Yurttaşların cep telefonlarına gönderilen ve “Din gönüllüsü kardeşim” ifadeleriyle başlayan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez imzalı mesajda şu ifadelere yer verildi: “Milletimizin manevi rehberleri olarak her türlü kanun ve hukuk dışı girişimlere karşı milletimizle beraberiz. Hepinizi özgürlüğün simgeleri olan minarelerimizden halkımıza bu büyük ihanete şiddete başvurmadan karşı koymaya davet ediyorum. Bu gece minarelerin ışığı yanacak, salalar verilerek milletimiz hukukuna sahip çıkmaya davet edilecektir.”

Gece yarısı ezanlar ve salalar susmadı
Aynı zaman zarfı içinde Mehmet Görmez, “Tüm yurtta ezanların okunması için gerekli talimat verdik” dedi. Görmez’in bu talimatı uyarınca imamlar, ülkenin pek çok noktasında halkı dini motivasyonla meydanlara sevk etmek için harekete geçti. Gece saatlerinde ezanlar ve salalar peş peşe okundu. İstanbul’da kimi camilerin müezzinleri, okudukları ezanın ardından darbe girişimini kınayan açıklamalar, yorumlar yaptı. Camilerden yapılan çağrıların akabinde, sokağa çıkan AKP taraftarlarının büyük çoğunluğu tekbirlerle ‘demokrasi savunusu’ gerçekleştirdi. Bazı yerlerde, zorunlu askerlik yasası nedeniyle silah altına alınan ve darbe planından habersiz olan 19-20 yaşlarındaki genç erlere linç girişiminde bulunuldu. Bu erlerden bazıları protestonun sınırlarını aşan bu vahşi saldırılarda yaşamını yitirdi.

Mehmet Görmez Meclis’e geldi
Darbecilerin başarısız girişiminin ardından Diyanet de mükâfatını aldı. Meclis, TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın çağrısıyla olağanüstü toplanırken, Genel Kurul’daki ‘onur konuklarından’ biri de Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’di. Meclis’teki toplantıda erlere yönelik saldırılarda boğazı kesilerek öldürüldüğü iddia edilen asker de gündeme geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dahi, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’e bu konuda açıklama yapmasının faydalı olacağını söylemesi, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör’ün ise “Salaları iyi düşünmüşsünüz” şeklindeki takdiri, kurumun kazandığı “prestiji” göstermesi açısından önemliydi.

***

Görmez: Görevim sadece namaz kıldırmak değil
Tüm bu gelişmelerin üzerine dün bir televizyon kanalında konuşan Mehmet Görmez, Diyanet’in fonksiyonunu kendi cümleleriyle özetledi. Okunan salaların, maneviyatı yükselttiğini ve Kıbrıs Savaşı’nda da sala okunduğunu ifade eden Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görevinin sadece namaz kıldırmak olmadığını savundu. “Anadolu’nun her tarafında din görevlilerinin üzerine düşen görevi yaptığını” söyleyen Görmez, Kerkük’ten Bosna’ya Makedonya’dan Balkanlara birçok bölgede sala okunduğunu da belirterek, “Biz bu korkuya; daha büyük bir maneviyat yükü aşılayarak milletimizle tarih boyunca özdeşleşen sala sesleriyle karşılık vermeyi görev bildik” dedi. Kaynak: Bir Gün

İlginizi Çekebilir

Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?

Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.

Tesettürden vazgeçme

Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.

Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?

Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!

Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş

Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.

Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı

Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.

Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II

Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…

TÜM HABERLER