© Dini Haberler 2020

Memurları ilgilendiren çalıştaydan çıkan sonuçlar

DİYANET HABER- Ahmet Ünlü bugünkü köşesinde, kamu personel sistemi değerlendirmesi çalıştayından neler çıktığını yazdı.

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr:  

Kamu personelinin yakından takip ettiği Ahmet Ünlü, bugün Yeni Şafak'taki köşesinde önemli bir konuya değindi.

Memurları yakından ilgilendiren kamu personel sistemi değerlendirmesi çalıştayında konuşulan konu başlıklarını yazan Ünlü, önemli bilgiler paylaştı.

İşte Ahmet Ünlü'nün yazısı:

Devlet Personel Başkanlığınca 21-23 Ekim tarihleri arasında tertip edilen Kamu Personel Sisteminin Değerlendirilmesi Çalıştayında kamu personelinin birçok sorunu masaya yatırılarak çözüm bulunmaya çalışıldı. Bu bağlamda Çalıştay'dan kamu personeline yönelik çıkan sonuçları başlıklar halinde izah etmeye çalışacağız.

ÖNE ÇIKAN PERSONEL STATÜSÜ

Çalıştay'da kamu personel sisteminde statü hukukuna bağlı personel istihdamı ile sözleşmeye dayalı personel istihdamı konusu tartışıldı. Her iki tür istihdam biçiminin de çeşitli açılardan üstünlükleri ve sakıncaları bulunmakla birlikte dünya üzerinde pek çok ülkede de uygulandığı şekliyle statü hukukuna dayalı personel istihdamının korunması katılımcıların çoğunluğunca dile getirildi.

Yine, kamu personel istihdamına ilişkin ana yaklaşımın anayasada yer alması ancak ayrıntılı düzenlemelerden kaçınılması gerektiği dile getirildi.

SORUNLAR UYGULAMADAN ÇIKIYOR

Kamu personel sisteminin temel yasası olan 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun yürürlüğe konulduğu tarihi itibariyle ve bugünkü devlet ihtiyaçları dikkate alındığında özünde iyi kurgulanmış bir kanun olduğu, süreç içerisinde Kanun üzerinde çok sayıda değişikliğin yapıldığı ve yapılan değişikliklerin sistem üzerinde kırılmalara yol açtığı dile getirildi. 

Mevcut sorunları giderecek şekilde kamu personel sisteminin yeniden ele alınması gerekmekle birlikte hali hazırda karşılaşılan sorunların büyük kısmının uygulamalardan ve yönetim kültüründen kaynaklandığı hakkında değerlendirmelerde bulunuldu. 

MEMUR VERİMLİLİĞİ MASAYA YATIRILDI

Memur verimliliği ile güvence sistemi arasında doğrudan bir ilişki kurmanın bizi yanlış sonuçlara götürebileceği, kamu hizmetlerinin yürütülmesinde verimsizliğin çok çeşitli sebeplerinin olabileceği, bu konunun altında yatan nedenlerin tespit edilmesi ve bu tespitlere dayalı olarak çözüm önerileri geliştirilmesinin önemi vurgulandı. 

Memuriyet güvencesi tartışılarak memur güvencesinin mutlak bir güvence olmadığı, tarafsızlık, sadakat ve devlete bağlılık ilkeleri esas alınarak korunmasının önemi vurgulandı.

Burada sadakatli tarafsız liyakat sahibi kişilerin hizmete alınmasının önemli olduğu ifade edilerek kamu hizmetinin yürütülmesinde bu ilkeler çerçevesinde güvence sisteminin korunması çoğunluk görüş olarak ortaya çıktı. Bu ilkelere ve belirlenmiş kurallara aykırı davrananların sistem dışına çıkarılması mekanizmalarının bulunduğu ifade edildi.

YÖNETİCİLERLE KURUMSAL BAŞARI İLİŞKİSİ

Yönetici liyakati ile kurumsal başarı arasında doğrudan ilişki bulunduğu, yönetici seçiminde liyakat ilkesinin önemine vurgu yapılarak yöneticilerin atanması, görev süresi, görevden alınması ve benzeri hususlarda düzenleme yapılması gerektiği çoğunluk tarafından ifade edildi.

MEMUR VE İŞÇİ AYRIMI

İstihdam biçimlerinin temelde memur ve işçi statüsü olarak oluşturulması, kamuda öncelikle hangi işlerin memur, hangi işlerin işçi eliyle yürütüleceğinin belirlenmesinin önemi vurgulandı.

İhtiyaç duyması halinde istisnai olmak kaydıyla diğer istihdam türlerine de başvurulabileceği belirtilmiş olmakla birlikte bu hususta kurumsal düzenlemeler ile farklı uygulamalara sebebiyet verilmemesi gerektiği çoğunluk görüşü olarak ifade edildi. Yani memur-işçi ayrımının kaldırılmaması gerektiği belirtildi.

ÖLÇÜM KRİTERLERİ BELİRLENMELİ

Merkezi sınavdan sonra kurumlarca yapılacak sınavlarda ölçüm kriterlerinin geliştirilmesi gerektiği ifade edilerek kurumlarca sınav yapılması gerektiği perçinlenmiş oldu.
İşçilerde olduğu gibi deneme süresi getirilmesi gerektiği belirtildi

Mutabakat sağlanmamakla birlikte memurlar için adaylık süresinin uzatılabileceği ya da deneme süresi getirilebileceği ifade edildi. Kamu kurumlarının kamu görevine ilk defa atanacaklardan istenilen belgeleri elektronik ortamda kolaylıkla ulaşılabilmesini sağlayacak bir sistem kurulması gerektiği ifade edildi. İşçilerde deneme süresi içerisinde işten çıkarılması oldukça kolay olup, aynı sistemin memurlar için de getirilmesi önerildi.

DENGELİ DAĞILIM SAĞLANMALI

Kamu personelinin ülke genelinde hizmet ve ihtiyaç dengesi göz önünde bulundurularak dengeli dağılımı için merkezi kurumlarında dahil olduğu bir planlama yapılarak buna göre tedbirler geliştirilmesi ile bu konuyla alakalı uygulamanın kurumların inisiyatifleri doğrultusunda yapılması ve bu uygulamaların merkezi idare tarafından etkin bir şekilde kontrol edilmesi gerektiği ifade edildi.

ATANDIĞI YERDE ÇALIŞMA ZORUNLULUĞU

Devlet memuruna ilk defa atandığı yerde belirli bir süre çalışma yükümlü getirilmesi önerisinde bulunuldu. Bu sürede sadece sağlık ve can güvenliği özrüne bağlı yer değişikliğinin yapılabileceği belirtildi. Sendika temsilcisi katılımcılar tarafından eş durumu özrünün dikkate alınması gerektiği ifade edildi.

Yer değiştirme sisteminin açık ve şeffaf bir şekilde oluşturulması gerektiği ifade edilerek bütçe imkanları göz önünde bulundurularak az gelişmiş ya da iş yükünün veya hayat pahalılığının yüksek olduğu yerlerde çalışanlara farklı ücret düzenlemesinin getirilebileceği ile bu bölgede çalışanlara sosyal güvenlik hakları açısından göreceli olarak bir iyileştirme mekanizmasının oluşturabileceği ifade edildi.

AZ GELİŞMİŞ BÖLGELERE KIDEMLİ PERSONEL

Az gelişmiş bölgelere kıdemli personelinin atanmasını sağlayacak bir yer değiştirme sisteminin kurgulanabileceği ifade edildi. Eşi farklı kurumda çalışan memurun yer değişikliğinin hangi kriterler çerçevesinde yapılacak hususunun belirlenmesi gerektiği kanaatine varıldı.

Kurumlar arası nakilde tüm kurumları kapsayacak mahiyette nakil kriterleri belirlenerek kurumlar arası farklı uygulamaların önüne geçilmesi önerildi. Eşi özel sektörde çalışan memurun yer değiştirme suretiyle atanmasına ilişkin genel yönetmelikte yer alan son iki yılda 360 gün sigorta pirimi ödeme şartı tartışıldı.

Belli bir mutabakat sağlanamamakla birlikte bu sürenin artırılması veya sabit kalması yönünde görüşler belirtildi ülke genelinde personelin dengeli dağılımı için belirli normlara bağlı olarak uygulamaların geliştirilebileceğini dile getirildi. Sonuç mu benim oğlum bina okur döner döner onu okur.

Kaynak: Haber10

İlginizi Çekebilir

Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?

Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.

Tesettürden vazgeçme

Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.

Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?

Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!

Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş

Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.

Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı

Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.

Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II

Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…

TÜM HABERLER