Ali Aslan

Ali Aslan

Mail: aslanogluali@gmail.com

DİN GÖREVLİLERİNE BİR TAVSİYE

“Sizden biriniz, insanlara namaz kıldırdığı zaman, hafif tutsun. Çünkü onların arasında zayıf, hasta ve yaşlılar vardır. Herhangi biriniz kendi başına namaz kıldığında ise dilediği kadar uzatsın.” Buhârî, İlim 28, Ezân 62; Müslim, Salât 183-186. Ayrıca bk. Tirmizî, Salât 61; Nesâî, İmâmet 35; İbni Mâce, İkâme 48, 49

Bu alelade bir söz değil. Bu din görevlilerinin kesinlikle uyması gereken peygamberi bir emir.

Ben cuma namazını Samsun Atakum Camilerinde kılıyorum. Sagolsunlar, bu cuma namaz kıdığim caminin görevlilerinin sesleri, kıraatları, eda ve sedaları iyi. Bundan memnunum. Ama bir kıssada da anlatıldığı üzere ilmi siyasetleri tartışılır...

Mesela bu cuma günü milletin bir kısmı dışarda bahçede hatta bir kısmı beton üzerinde namaz kılıyor. Hava bi hayli soğuk. İçlerinde hasta var, yaşlı var, abdestini zor tutan var. Bir din görevlisi nasıl olur da bunları düşünmez? Veya onlara amirleri müftu bey neden "bu soğuk havalarda biraz seri olun" demez. Bu peygamberin emri zaten. Ben nasıl olsa içerde sıcaktayım, dışarıdakiler ne yakarsa yapsın anlayışı din görevlisine yakışır mı...?

Haklarını yemek istemem ama kusura bakmasınlar ezan bu kadar uzatılmaz, iç ezan uzun tutulmaz. Hutbenin de sadece arapçası okunur veya üç cümle özet söylenir. Zaten cuma öncesi aynı camide vaaz ediliyor, vaaz edilen camide hutbeyi uzatmak doğru değil...

Umarım yetkililer beni duyar, dediklerime kulak verirler. Onlara derim ki hep içerde namaz kılmayın, ara sıra çıkın dışarda betonn üzerinde 10 dakikaya yakın hutbe dinlemek nasil oluyor bir görün. İlla sizi birileri mi uyarmalı...?

Tamam sesiniz, edanız, sedanız güzel; uzatarak daha da güzel çıksın çabasına girmeniz sizce doğru mu...?

Makam elbette lazım ama makam yapıyorum diyerek aşırıya gitmek, medleri makam uğruna katletmek, seri okumak yerine yavaş yavaş okumak veya talim üzerine okuyacağım çabasına girmek doğru değil...

İmam olan kişi cemaatine bakmalı, arkasında kimler var bilmeli, kendinden âlimi varsa onu ona geçirmeli, koşa koşa gelen varsa onu beklemeli, zor şartlarda kolayını yapmalı, soğukta, karda, yağmurda dışarda kalanları düşünmeli, cemaatin önüne erken geçip, yüzünü cemaate dönüp, o gün kim geldi, kim gelemedi, gelemeyen niye gelemedi takip etmeli. Kiraatıni, namazını yaşlıyı, zayıfı, acizi, abdest tutamayanıı düşünerek yapmalı.

Soylediklerim tenkit değil tavsiyedir. Tüm din görevlisi kardeşlerimin çektikleri sıkıntılarının farkındayım. Hatta onların lehinde yaz da yazdım. Toplumun din görevlilerini nasil dışladığını, amirlerinin bile onları anlayamadıklarını iyi bilen biriyim. Allah hepsinin yar ve yardımcısı olsun...

Ali Aslan

Samsun

Facebook Yorum

Yorum Yazın