Müdür Ataseven Diyanet Öğrenci Evlerini Kapattırdı

Fetö’den Vakıflar Genel Müdürlüğüne geçen, daha sonra kiralama usulüyle Diyanet’in öğrenci evi olarak kullandığı 25 kız öğrencinin kaldığı 3 daireyi İzmir Vakıflar bölge müdürü Muzaffer Ataseven Müftülükten tahliye yapmalarını ve taşınmazın Vakıflara teslim etmelerini yazılı emirle talimat verdi.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2 Mayıs 1920'de, Şer'iyye ve Evkaf Vekaleti olarak kurulan, 3 Mart 1924'te şimdiki adını alan, Türkiye'deki vakıfları denetlemekle yükümlü müdürlüktür.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türkiye Cumhuriyeti döneminde de faaliyetlerine devam eden 41.500 Osmanlı vakfından kurucu ve mütevellisi ölen vakıfları yöneterek özel bir rol üstlenmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü bahsedilen vakıflara ait 18.500 tarihi bina ve 67.000 emlakin restorasyonu, bakımı ve mülkiyet yönetimini de üstlenmiştir. 38.000 kişiyi istihdam eden ve 120 milyon avro değerinde kira gelirine sahip Türkiye'nin en büyük bankalarından biri olan Vakıfbank'ın da sahibidir.(Wikipedia alıntı)
Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bir diğer önemli işlevi ise yönettiği vakıfların gelirleriyle binlerce fakir ve ihtiyaç sahibi kişiye sağladığı sosyal hizmetlerdir denir ama bu konudaki çalışmalarını nedense pek duyamıyoruz.
Vakıfların merkez teşkilatı Vakıflar Genel Müdürlüğü Ankara'dadır. 81 İl’de bazı iller birleştirilerek toplamda 25 Bölge Müdürlüğü vardır. Bölge Müdürlerin atamaları Cumhurbaşkanlığı imzasıyla yapılır.
Vakıflardaki vakfiyelerin nereden geldiğine bakarsak;
Vakıflarda bulunan vakfiyelerin büyük kısmı Osmanlı döneminden kalma padişahların vakfiyeleridir. Bir kısmı hayırsever vatandaşlarımızın yaptırdığı vakfiyeler, sahipsiz kalan vakıflar, son zamanda da FETÖ’den kalan yerlerin bir kısmı Vakıflar Genel Müdürlüğüne devredilmiştir.
Vakfiyelerin büyük çoğunluğunu aslında camiler ve medreseler oluşturur. Bu Cami ve Medreseleri yaptıran hayırseverler buraların başkalarına muhtaç olmamaları için Tarla, Zeytinlik, Dükkân, Ev gibi gelir getirecek birçok gayrimenkulde bırakmışlardır. Cami ve Medreselerin bakım, onarım, tadilat, temizlik işlerinin karşılanabilmesi için ilave olarak bırakılan bu gayrimenkuller günümüzde amacına uygun bir şekilde değerlendirmemekte ve ticaret mantığı ile kullanılmaktadır. Vakıflara gelir getirir amacına uygun olmadan kullanılır.
İzmir bu konuda çok şanssız. 2016 yılından İzmir Bölge Müdürlüğüne vekaleten Enver Özaydın yaklaşık 1 yıl, 2017 yılında vekaleten Feti Koç yaklaşık 2 yıl, 2020 başında İsa Güven 3 ay vekaleten görevlendirildiler. Hiç biri asalet alamadı.
2020 nisan-mayıs ayarında Muzaffer Ataseven vekaleten bir ay sonra asaleten atandı. Neden bu kadar hızlı davranıldı, arkasında kim var? biz anlamış değiliz.... İzmir için yerinde bir atmamı? Yok hayır çünkü İzmir’de terör estiriyor. Dediğim dedik, astığım astık, kestiğim kestik edalarıyla başkalarına söz hakkı vermeden sadece kendi doğrularıyla bir yönetim anlayışı.
Hisar Cami avlusunda gerçekleşen bir olay:
İzmir Konak bölgesinde bulunan Camilerin çoğu Vakıf Camileridir. Cami mülkiyetleri Vakıflara aittir. Tabi vakfiyerin (kiralık dükkanlar, kiralık wc’ler….) hepsinin geliri de güzeldir ve gelirleri Vakıflar alır. Camilerde sadece İmam-Hatip ve Müzzin kayımlar görev yapar Diyanet Personeli olarak. Hisar Camisinde hayrı yapıldığı bir esnada Müdür Ataseven vardır. Farklı bir camide görevli olan İmam Müdür Ataseven’in orada olduğunu duyunca yanına yaklaşır ve Camisinin Çatısının aktığını ve Caminin zarar gördüğünü dile getirir.
Sen misin bunu söyleyen? Müdür Ataseven İmamı dikkate almaz bağıra çağıra oradan uzaklaşır…
İkinci olayı ise Diyanet Öğrenci Evlerini kapatmak olur.
Buca İzmir içerisinde Nüfus ve eğitim gören öğrenci sayısı olarak da en yoğun olan ilçe. Bu sebeple öğrencilerin barınacakları yer her geçen sene daha bir sıkıntıdır. KYK yurt açmakla ihtiyaca yetişemiyor.
Buca Müftülüğü 2017 yılında buca’da bulunan (Fetö’den Vakıflara geçme) 3 daireyi öğrenci evi olarak kiralar. Bu evlerde toplam her yıl yaklaşık 25 öğrenci barınmaktadır. Pandemi sürecinin başlamasıyla üniversite öğrencileri uzaktan eğitim gördüklerinden evlerine giderler ve yaklaşık 7 aydır evler boştur. Evlerin boş olması, öğrenci kalmamasından dolayı kiralarda birikmiştir. Müdür Muzaffer Ataseven gönderdiği bir yazı ile kiraların faizleriyle birlikte en geç 15 gün içerisinde yatırılması, aksi takdirde evlerin boşaltılmasını emretmiştir.
Müdür Muzaffer Ataseven yüzünden 25 öğrencinin barındığı Diyanet Öğrenci evi kapatıldı.
Vatandaşlar bile pandemi sürecinde kiracısından kira almazken, bir devlet kurumu, diğer devlet kurumundan nasıl kiraların faizleriyle birlikte yatırılmasını ister? Bu Vakfiyeler Vakıflara ticari amaç için verilmemiştir. Hayır için verilmiştir. Biz ölünce hayırlarımız arkamızdan devam etsin diye vermişlerdir.
Vakfiye sahipleri bu yerleri ticari amaç için kullananlardan huzuru mahşerde yakalarına yapışacaktır.
Bu genel Müdürde olsa, Bölge Müdürüde olsa...
Başka bir ilçede bulunan Hafızlık Kız Kur’an Kursu olarak kullanılan bina için Vakıflar Müftülükten kira bedeli istiyor. Caminin bahçesinde bulunan Kur’an Kursu için Müftülükten kira bedeli istiyor. Bu örnekler çoğaltılabilir....
Amaçları dışında kira bedelleri istenen bu yerler için bu yanlışa kim dur diyecek?
Yarına çıkacağımız meçhul.
Hani Ömür dediği üç gündür; Dün geldi geçti, Yarın meçhuldür. O halde ömür dediğin Bir gündür; o da bugündür.
Hayırlara engel olanlar, o koltuklarda ebediyen oturacağını zannediyorlar herhalde.
Keyfini sürün bakalım elbet bir hesap soran çıkar….
Pandemi bitince öğrenci evlerine dönmeyi hayal eden öğrencilerde Rabb'lerine şikayet etişlerdir herhalde... Çünkü gidecek başka kapıları yok....
MUZAFFER ATASEVEN'İN KAPATILMASINA SEBEP OLDUĞU ÖĞRENCİ EVİNİN BOŞALTILMADAN ÖNCE SON RESMİ
Diyanet Duyurular Sayfamız için TIKLAYINIZ
Diyanetliler Platformu Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
Dini Haberler Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
Kaynak:Dini Haberler
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın