DEGERLİ ÂLİM, MERHUM MEHMET HULUSİ ÜNYE HOCAYI RAHMETLE ANIYORUM!..

Hoca efendinin çoçukluk yaşını, hayatını, yetişme tarzını bilen biriyim.. Köyünü, ailesini, yetişme tarzını gayet iyi bilmekte ve tanımaktayım. Hatta amcam Muharrem'in kayın biraderinin oğlu olması sebebiyle bir akrabalık bağımızda bulunmaktadır.

Hoca efendi, ilkokulu kendi köyü Ördek mahallesinde bitirip, K. Maraş İ.H.Lisesinden mezun olduktan sonra, Kayseri Yüksek İslam Enstitüsünü ikmal ederek, Afşin İlçesi köylerinde İmamlıktan sonra İstanbul İhtisas kursuna devam ederek başarı ile bitirmiştir.

İstanbul İhtisas Kursunu müteakip, Ankara Ayaş İlçesine Müftü olarak atanmıştır. Ayaş'ta görev yaptığı sırada Yurt Dışı görevi olarak Hollanda ülkesine atanmıştır. Hollanda ülkesinde dört yıldan sonra, görevinden ayrılarak Milli Görüş Teşkilatında çalışmaya başlamış, bu görevini sürdürürken, Milli Görüş Teşkilatının Hac aylarında fetva hocası olarak uzun yıllar Suudi Arabistan'da fetva hocası olarak topluma hizmette bulunmuştur.

İlahi takdire bakınız ki, hoca efendiden tam tamamına müstefid olunacakken, erken yaşta karaciğer rahatsıızlığı sebebiyle aramızdan ayrılıp darı bekaya giitmiştir. Makamı cennet olsun!.. Nur içersinde yatmış olsun.. Kalanlarına sabır temenni ediyorum.

Hoca efendi ile, son yıllarda uzun uzun sohbetim, görüş alış verişim vaki olmuştur. Benim müstefid olmamın yanı sıra Afşin'li ehli imanda onu can kulağı ile dinlemiş, görüş ve düşüncelerinden, ilminden istifade edilmiştir.

Bazı zamanalarda Afşin Ashab-ı Kehf külliye camii kürsüsüne şeref vererek cemaatı bilgilendirmiş, vaaz ve nasihatta bulunmuştur. Merhum hoca efendinin, boşa geçirecek zamanı kat'iyyen bulunmuyordu. Kur'an tefsiri, hadis ilmiyle haşir neşir olur, talimlerini, okuduklarını ziyaret eden arkadaşlarına izah ederdi.

Birlikte ziyaret etmiş olduğum Halil Demir, Afşin Haber Sitesine giderek sohbette bulunmuş olduk. Zaten resimleri Afşin Haber sitesinde hali hazır mevcut bulunmaktadır.

Ankara'da bulunduğum sırada, bir gün bana telefon açmış oldu. " Gel sohbet edelim, halleşelim "dedi. Hemen hazırlanıp evine gittim. Ama, ne yazık tır ki, bana telefonla bildirmiş olduğu adresi kendisi yanlış bildirdiği için evini bulamadım, kendisiyle de bu sebeple sohbet edemedim. Tekrar kendisine telefon ettim, bir iki saat zatialinizi aradım dedim Özür beyanında bulundu, Hatanın kendisinde olduğunu,evin adresini yanlış verdiğini ifade ettiler. Hasılı görüşemedik.

Bendeniz Afşin'a döndüm ama durumu ile telefonla görüştük. Hali hazır durumunu , durumunun vahim olduuğunu arkadaşlara
ifade ettim.

Ama, ne acı ki, bir gün minarelerden onun ölüm selası ile yıkıldım. Halen Diyanet'te görevli kardeşi Mehmet Ünye hocayı aradım ve cenazenin ne vakit geleceğini, nereye defninin yapılacağını öğrenmiş bulundum.

Büyük üzüntü ve hüzünle cenaze namazını kııldıktan sonra, isteği üzere Afşin Asri mezarlığına defnedilmesi için gittim. Kalabalık bir cemaat kitlesi, Afşin'dan, köylerden ve İlçe dışından gelen, teşrif eden cemaatle hoca efendinin cenazesini defnetmiş olduk.

Netice olarak,

Mehmet Hulusi Ünye hocanın defni sırasında rahatsızlandım. Mezarın içersine yerleştirilen beton yığınları arasında onun ilmi kişiliği, efendiliği, sohbetleri gözümün önüne geldi ve bu sebeple müşkil duruma düştüm.

Hoca efendi, erken yaşlarda aramızdan ayrıldı ama, onu unutmam, ilmini, bilgisini yad etmemem mümkün değildir..

Tabii ki, hoca efeendinin ilminden, biilgisinden Afşin İlçe halkının yanı sıra Hollanda'da ikamet etmiş olduğu Amsfoort halkıda onun vefatı ile büyük bir kayba maruz kalmıştır.. Onun efendi kişiliği, ilmi, fetvaları, zaman zaman nüktedanlığı hali hazır gözümün önünden gitmemektedir.

Son sözleer olarak, hoca efeniye rahmet diliyorum, mekan ve makamı cennet olsun, ailesine sabır temenni eder, cennet arkadaşlarının Rasulullah (sav) ve sahabe-i kiram olsun diye duada bulunurum.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir