Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

AYASOFYA CAMİİ, BİR HAKKIN İADESİDİR!..

     " Allah'ın ibadetlerinde O'na ibadet edilmesini engelleyen ve onu tahrip etmeye çalışandan daha zalim biri olabilir mi? Bu tür kimselerin oraya sadece Allah korkusuyla girmeleri gerekirdi: Onlara dünyada zillet, âhirette ise korkunç bir mahrumiyet vardır." ( Bakara sûresi, âyet 114) 

     Ayeti kerimeye kısa bir yorum: 

     " İstisnasız tüm tek tanrılı sistemlerin mabetlerini içine alır. İçerisinde Allah'a ibadet edilen her ibadethane Allah'a izafe edilir.  Bu âyetler Medeni olsa da, atıf yaptığı şey Mekke müşriklerinin Müslümanları Mescid-i Haram'a girmekten alıkoymaları ve orada ibadete engel olmalarıdır. 

     Zira Medine'de bir engelleme söz konusu değildir. Bu durumda " tahrip etmeye çalıışma"nın anlamı sadece fiziki olana indirgenebilir. İçerisinde ibadet edilmeyen bir mabed manen tahrip olmuş demektir. " ( Kur'an Meali) 

      Yazımın bu giriş bölümünden sonra, ana temaya değinecek olursam, mes'elemiz İstanbul İl'imizin medarı iftiharı olan , günümüzde beş vakit gürül gürül okunan ezanlardan, ibadetlerden, Ayasofya camiinden bahsedeceğim: 

     Bilindiği üzere, Ayasofya; Hristiyan aleminin en eski bir yapıtıdır. Defaatle değişim görmüş, imarı üzerinde çalışmalar yapılmış, Fatih atanın İstanbul'u fethetmesine kadar bir çok defa mimari alanda, değişim, onarım görmüştür.

     Ayasofya, 900 yüz  asır Hristiyanlığın uhdesinde kalmış kadetral olarak insanlarına hizmet bir etmiş bir yapıdır. 1453 tarihinden 1934 yılından  itibaren Müzeye tahvil edilmiş, 2020 yılının Kadir gecesine kadar camii dışında kullanılmıştır. 

     2016 yılının Ramazan ayında yani 24 Temmuz günü bir Kadir gecesinde yeniden eski , eskimez hali olan camiiye tahvil edilerek, tanınmış imam-Hatipler görevlendirilerek ibadete açılmış, aziz millet evlatları doya doya, sevinerek beş vakit namazlarını kılmaya başlamışlardır.

     " İnkârlarına yine  bizzat kendileri tanıklık edip dururken, Allah'ın mescidlerini ziyaret edip onarmak Allah'a ortak koşanlara düşmez. Onlar, yaptıkları boşa gidecek olan kimselerdir; zira onlar ateşte yerleşip kalacaklardır." ( Tevbe sûresi, âyet 17)

     Diğer bir ayeti kerime de: 

     " Allah'ın mescidlerini ancak Allah'a ve Âhiret Günü'ne iman eden, namazı istikametle kılan ve zekâtı içinden gelerek veren; dahası Allah'tan başka hiç kimseden korkmayan kişiler ziyaret edip onarabilirler. Nitekim, yalnızca böyleleri doğru yolda olmayı umabilir. " ( Tevbe sûresi, âyet 18) 

     Zikredilen bu ayeti kerime meallerinden anlıyoruz ki, bir mescidi ziyaret edip içinde ibadet etmek, onu mânen imar etmek olduğu için küçük hacca " umre" adı verilmiştir. Yani, şöyle de anlayabiliriz: İçlerindeki kalp Kâbe'sini şirk ve küfür darbesiyle yok ederek, imha edenler, Kâbe'yi gerçek anlamda imar edemezler. 

      Hamdü sena olsun ki, 1934 yılında, o günün Bakanlar Kurulu kararı ile, müzeye çevrilen Ayasofya, 2020 yılı 24 Temmuzunda  bir Kadir gecesi bir daha kapanmamak, kapatmamak, kapısına kilit vurmamak üzere camiye tahvil edilmiştir. 

      Etraftan, çevreden işittiğime göre denilmektedir ki: Ayasofya müze olarak kalsaydı (!), camiye çevrilmemiş olsaydı, milletimiz sair camilerde ibadetlerini yapmış, o camileri cemaatle doldurmuş olsalardı!.. 

     İsterseniz, sizi yakından tanımış olduğum Ankara Kocatepe, Melike Hatun camiine veya diğer cemaatle doldurulmuş camilere davet ediyorum. Maşallah!.. Tamamı dolmakta, ezanlar gürül gürül okunmakta, görevliler, iştahla,. imanla vazifelerini ifa etmektedirler. 

       Varsın, bir kısım camilere hazımsız olan zihniyet mensupları, Çamlıca camiine; " Ne gerek vardı", desinler, Taksim camiini gereksiz görmüş olsunlar, ama, bu milletin % 98'i kesimi alkışlamış, imanla ibadetlerini, severek cemaate katılmayı bir borç bilmişlerdir. Dolayısıyla;

      Bu aziz millet evlatları okulunu da yapacak, İlahiyatlarını da dolduracak, tüm Üniversitelerin kapılarını aşındıracak, mescidleri de imar ederek, hakka yönelmiş olacaklardır. 

     Ayasofya camii kebiri; fethin nişanesi büyük Fatih Sultan Mehmed'in, camii olması şartıyla onu bize emanet eden, vakfeden atamızın vakfiyesidir.  emanetidir. Hangi el ona uzanırsa, hangi dil onun mabetlikten çıkması için böğürtülü sesiyle konuşursa, umarım ki, iki cihanda yüzü gülmesin,ilelebed hüsran dolu bir hayatta onun yoldaşı olsun!.. 

     Hamdediyoruz ki, bu gün, Ayasofya yeniden ibadet açılmış, ezanlar okunmakta, cumalar kılınmakta, insanlar hüngür hüngür göz yaşıyla secdelere kapanmaktadır. Umarım ki, mescid olarak, yeryüzü boyunca böylece açık kalır, İslam ve Müslümanlara hizmet etmiş olur. 

     Netice olarak;

     Ayasofya camii 481 yıl camii olarak kalmış, mü'minler,  aşk ve şevkle ibadet etmişlerdir. Ne acı ki, Batılı güçlere, ülkelere o günün şartları muvacehesinde şirin görünmek amacıyla tam tamamına 86 yıl kapalı olarak kalmıştır. 

     Halbu ki, tarih boyunca, hiç bir İslam beldesinde bir camimiz ezansız olmamış,  Müslümanlara küskün kalmamıştır. Dolayısıyla, 86 yıl küskün, dargın kalan Ayasofya; ezanla, cemaatle buluşmakla bir hak iade edilmiştir. 

     Umarız ki, gelecek asırlarda, Ayasofya, medrese olarak, içinde Kur'an talimi yapılarak , anlaşılarak ve emirleri yaşanarak coşku ile hizmet etmiş  olur. 

      Son sözler olarak bir hadisi arzederek mevzumuzu tamamlamış olacağız:

     " Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en alt derecesidir." ( Müslim, iman, 78)

     Ne yazık ki, Ayasofya ibadete kapatılıp müze yapılırken, o günün aydınları, yazarları, çizerleri, hatipleri, milletle iç içe olan tanınmış insanlar, böylesi bir yanlışa dur diyememişler, yapmayın, etmeyin diye ikazda bulunmamışlardır. Çünkü,

     Savaştan çıkmış bir millet, üniversite gençliği göz doldurur şekilde değildir. Daha doğrusu altı oklu siyasi kuruluş iş başında  olup,astığı astık, kestiği kestiktir. Rabbim!.. Bu aziz milleti bir daha böylesi bir zilletle karşılaştırmasın!.. Selam ve dua ile...

     Şerafettin Özdemir 

Facebook Yorum

Yorum Yazın