BAŞI BOŞ KÖPEKLER!..

ülkemizde, gün geçmiyor ki, bir köpek saldırganlığı olmasın , terü taze bedenler köpeklerin saldırısına uğramasın!.. Her an, her dem orada burada kümelenmiş başıboş veya özel olarak beslenen Pitbul cinsi saldırgan bir köpeğin çoluk, çocuğa veya büyüklere vermiş olduğıu telafisi mümkün olmayan zarar, korku, dehşetengiz vak'alar nice nice insanlarımızı korkuya sevk etmekte ve zarar vermektedir.

Yaz tatilim sebebiyle görmüş olduğum, parklarda, bahçelerde, camii avlularında toplanmış sürü sürü başı boş köpekler beni ziyadesiyle tedirgin etmiştir.

Ne yazık ki, ülkemiz sokaklarında, orada burada görülen köpekler. Batı ülkelerinde bulunmamaktadır. Halbu ki, Batı ülkelerinde, takriben her evde bir köpek bulunmaktadır. Bakımlı, korumalı, temizlikleri yapılmış, hastalığından şüphe ediilirse, derhal " Dieren Klinik"e götürülmekte tedavisi yapılarak rahat rahat evlere alınmaktadır.

Oysa, bizim ülkemizde çok çok farklıdır!.. Köpeklere " Bunlarda can taşıyor" diye acıyoruz, taşlanmalarını, korkutulmalarını istemiyoruz.

Talihsizliğe bakınız ki, kimi evlerde de Pitbul cinsi köpekler beslenmektedir. Pitbul köpeklerinin sahipleri genelde asabi, sinirli, onun saldırganlığından, zarar vermesinden hoşnud olan kimselerdir.

Şu günler TV. haberlerinde takip ettik ki bir pitbul cinsi köpek, bir zavallı çocuğu parçalamış, hastanelik etmiştir. Çok çok üzüldüm, Pitbul sahibini kınadık.

Ülkemiz parklarında, bahçelerinde, cami köşelerinde sere serpe yatan köpekler, bakımsız, aşısız, iğnesiz başı boş hayvanlardır. Dolayısıyla, hayvanların her nev'ine acıyalım. Aç kalmalarına, susuz ve bakımsız kalmalarına üzülelim.

Tabii k,i böylesi sokak hayvanları başı boş bırakılırsa, tehlike saçmaları mukadderdir Bilhassa, kuduz olursa insanımızı kim koruyacaktır? Tüm bunların, böylesi rizikoların hesap edilerek Belediye kurumlarının acilen tedbir alması sağlııklı barınaklara alınması lazımdır.

Ne acı ki, 30-40 yıl önceleri Belediye içersinde " İtlaf memuru" bulunurdu. Böyle bir görevlendirme, vurma, öldürme işlemini acıyarak,merhamet ederek tasvip etmemiz mümkün değildir.

Malum olduğu üzere, her varlık Allah'ın can vermiş olduğu yaratkılar.. Tabii ki, bu gerçeği göz ardı etmemiz mümükün değildir. Ama, tüm bu yaratıkların , yönetilmesini, eğitimini insan oğluna verilmiştir. Kedi, köpek, at, merkep, sair varlıklar tümü insanın himayesinde olan varlıklardır.

Hal böyle olunca, günümüz dünyasında imkanların, hizmet etmenin var olduğu bir dünyada hayvanları başı boş bırakmak, taii ki, yine dönüp insna zarar vereecektir. Köpeği, kediyi başı boş bırakmak, aç kalmasına sebep olmak, bir bakıma tehlike saçıyor olmasına göz yuummaktır..

Netice olarak;

Buraya kadar izah ediildiğ gibi, cami köşelerini, parkları, bahçeleri, meydanları bu tehlike saçan varlıklardan korumak mutlaka lazımdır.

Aksi halde, açlık iinsana her şey yaptırdığı gibi,. böylesi yaratıklarda ihmal edilirse, kuduz, saladırganlık değiişmez olacaaktır.. Camii girişlerindee bile köpeekler yatmaktadır. Böylesi bir durum, hayvan sevgisi değlldir. Aslolan hayvanı korumak, emniyete almak, karnını doyurmak, aşı ve kuduz olup olmadığını takip etmektir.

Bilhassa, küçük yavrular, çocuklar hayvan sever çocuklardır. Onları bu sevgiden mahrum etmemek için, yukadrdan beri anlatıldığı gibi, hayvaların bakımlarını yerinde, zamanında ve güzel yapmaktır.

Batı ülkelerinde köpekler için çok çok farklı bir tatbikat vardır. Öylesi yaşlı yaşlı hanımlar, köpeklerini geezdiririken, yanlarındaa poşet, küçük torba bulundurarak, gezdirdikleri köpeğin etrafı kirletmesine engel olunmaktadır.. Dolayısıyla, köpeklerii sevelim, bilhassa mal ve melal sahibi insanlarınKangal cinsi köpekleri eğitiriken, beslerken çok çok dikkat etmeleri gerekir.

Rabbim!.. Bizlere her türlü mahlukata karşı acıma hissi ihsan buyursun!.. Selam ve dua ile...

Şerafettin Özdemir