BENİ ÜMEYYE VE İSLÂM!..
Beni Ümeyye'yi tanımak için, Rasulullah (sav)'in Mekke hayatını, Bedir harbini, Uhud savaşında meydana gelen acıklı hallere, düşmanlıklara, kıtallere bakmak lazımdır.
İslam'ın yayılmasını, insanların öbek öbek İslam'a girişlerini engelleyen Beni Ümeyye'dir.
Beni Ümeyye silsilesi, evvel ve ahir hayatlarında,. dönemlerinde hep İslam'ın aleyhinde faaliyet içerisinde bulunmuştur.. Günümüz e gelinceye kadar Emevi adetleri, ta günümüze kadar devam etmiş, halende bu adetlerden ümmet olarak kurtulmuş değiliz..
Aziz İslam'ın bünyesine krallık, saltanat, babadan oğluna taht veraseti bunlar sayesinde İslam'a girmiş, bu uğurda binlerce İslam mücahidi nahak yere öldürülmüştür, Emevi'lerin önde gelen adamı Ebu Süfyan, Mekke'nin fethinde Müslüman olmuştur. Diğer adıyla, başka seçeneği bulunmadığı için, İslam'a teslim olmuştur..
Tabii ki, bu konuları irdelemek, bilmek, halen içinde bulunduğumuz keşmekeşliği farketmek, ona göre davranmak günümüz Müslümanlarının üzerine düşen en büyük görev olmalıdır. Örneğin, günümüz dünyasında bile, camilerimizde konuşulmaz, konuşulması kerahet görülür..Hal böyle iken, kardeşim, her Müslüman birey camilere ilim öğrenmek, bilmediklerini öğrenmek için gitmektedir. Yani, tüm bu adetler, Emeviyye'nin adet ve geleneği olup, Müslümanları susturmak, konuşmalarını önlemek için bu yolu tercih etmişlerdir. Onun içindir ki;
" Ebu Süfyan Mekke'nin fethinde Müslüman olmuştur. Ya da teslim olmuştur. Pavlus gibi peygamberimize ve Müslümanlara yirmi yıl zulmettir. Müşriklerle birlikte Dar'un-Nedve'de Peygamberimizi öldürülmesi kararına imza attı. Bedir savaşında Ebû Cehil'in ölümünden sonra Mekke müşriklerinin liderliğini yaptı. Uhud ve Hendek savaşlarında komutanlık yaptı. Karısı Hind Hz. Hamza'nın karnını deşip çiğ çiğ yemeğe kalkışacak kadar İslam düşmanıydı.
Ciğer Yiyen Kadın diye tarihi geçmişti. Mekke'nin fethinde çocukluk arkadaşı Hz. Abbas'ın ısrarı ile Peygamberin huzuruna çıkıp kerhen İslam oldu. Peygamberimiz Ebû Süfyan'ın evine sığınanların emniyette olacağını duyurmasını isteyince karısı Hind çok sert tepki gösterecektir. Hind bir rivayette diğer kadınların arasına karışarak biat etmiştir. Bazı rivayetlerde ise peygambere alaylı, iğneleyici sözlerle kerhen biat ettiği görülmektedir. Yıllarca arkasında namaz kılıp, cihada katılan münafıklar sahabe kabul edilmezken, bu kadar küfür ve zulmün sancaktarlığını yapan Ebu Süfyan muteber sahabe sayılmıştır..
Ebû Süfyan Huneyn/Hevazin savaşının başında Müslümanların bozguna uğraması üzerine sevinecektir. Hemen çantasında taşıdığı fal oklarını çıkarıp, onlara bakarak şöyle diyecektir. " Artık bu Müslümanların bozgunu denize kadar sürer. Onlar denize kadar bir yerde tutunamazlar. Hevazinliler Müslümanları tamamen yenecektir."
Buna rağmen Peygamberimiz Ebu Süfyan ve oğlu Muaviye'ye müellefe-i kulûb /kalpleri İslam'a ısındırılacaklar kontenjanından en yüksek miktarda ganimet verecektir. Peygamberimiz Taif'teki Sakiflilerin Lât isimli putunu kırmaya onu gönderecektir. Belkide içinde hala yaşattığı eski dinine ait kalıntıları yok etmesi için, daha önce bu putlar uğruna yüzlerce Müslümanın kanına girmiş olduğundan dolayı bu putu kendi elleriyle tahrip etmesini istemiştir. Sünni kaynaklar onun bundan sonra samimi bir Müslüman olduğunu söyleseler de bazı Şiiler onu bir münafık ve zındık olarak nitelerler." ( S. Merdin, Siyasi Pavluslarımız..)
Ne acı ki, bu anlatılanların dışında asıl sorunlar bitmecesine devam etmiş, alemi İslam canhıraş feryatlar içinde kalmaya devam etmiştir ve etmektedir. Hz. Hamza (ra) gibi bir sahabe İslam'ın bahadır yiğidi bir Müslümandı.. Uhud'da, yetmiş kişi içinde önde gelen şehidlerden birisi idi.. Darmadağın olmuş vücudu, dişlenmiş ciğeri, lime lime edilmiş organları dün bu gündür unutulmuyor.
Hz. Osman'ın başına gelen hadiseler bir Muaviye oyununun sonucudur. Hz. Ali'ye isyan, bir valinin işi olabilir mi idi? Hz. Osman'a akrabam diyerek onu terketmeleri, suçu Hz. Ali'ye yüklemeler neyin nesidir... O Hz. Ali (ra)'ki, tertemiz, dürüst, içi dış bir Müslümandı. Onun karşısına çıkarılan "Sıffîn" gailesi halen kalplerimizi dilhun etmektedir.. Binlerce sahabe insanının nahak yere şehid olmaları, sadece Muaviye'nin bir kurnazlığı ve politik oyunu idi!..
Cemel vak'asının gerisinde yatan etkende bir Muaviye tuzağıdır!.. Çok şükür ki, bu hanedanı içersin de adına ikinci Ömer'de denilen zatı muhterem Ömer Bin Abdülaziz hazeratı olmuştur. Allah makamını cennet eylesin.. Bunun dışında olanlar, tamamen mevki, makam, para, pul saltanat namına hareket etmişlerdir..
Diğer taraftan Kerbela faciası ki, halen yüreklerimizi dağlamaktadır. Kerbela acısının ardında yatan etken, yine bir Beni Ümeyye hadisesidir. Bu nesil, bu tertemiz soy böylece bitsin, tükensin ve tarihe karışmış olsun idi!..
Netice olarak,
Maalesef, 21 nci asrın Müslümanları felaket içerisinde bir hayat yaşıyorsa ki, yaşıyor, bunun sebebi, yine Beni Ümeyye'den kalan yortulardır, saltanat kavgalarıdır, senliktir, benliktir, enaniyettir. Babadan oğula saltanat kıtalleri, evlat cinayetleri, taht kavgaları, İslam aleminin gerilerde yürümesidir..
Ülkemizin yanı başında bulunan bir Suriye gailesi bulunmaktadır. İnsanlar aç, fakir, işsiz ve mağdur edilmişlerdir.. Diğer taraftan, mezhep kavgaları, öteden beri devam eden çekişmeleri önü arkası kesilmeksizin süre gelmektedir.
Beni Ümeyye döneminde başlatılan, camilerde konuşmama yine aynı şekilde inkıta uğramadan devam ederek, hatta dozajını artırarak faaliyetine bitmemecesine devam etmektedir..
Beni Ümeyye çalışmalarından birisi de, Kur'an'ın anlaşılarak okunmasını önlemiş olmalarıdır. Bunun yerine Yunan kültürünü yaymak ve yaşatmak düşüncesidir. Zaten, aziz Kur'an okunmuş, emirleri yaşanmış olsaydı, Beni Ümeyye'nin tortuları son bulacak, ümmet İslam'la müşerref olacaktı.. . Rabbimiz!.. O mutlu günleri bizlere göstermiş olsun.. Selam ve dua le...
Şerafettin Özdemir
Facebook Yorum
Yorum Yazın