A. Raif ÖZTÜRK

A. Raif ÖZTÜRK

Mail: araifozturk@hotmail.com

Sokak hayvanları tartışmalarının Perde arkası

 

Saygıdeğer dostlarım.

Şu güzide halkımız uzun yıllardan beri, öyle sinsi plânlarla ve uygulamalarla, öyle başkalaştırıldı ki, AK’A KARA, KARAYA AK diyecek kadar kutuplaştırıldı.

Mâlum o 3-5 Tv. Kanalını izleyenler, 40BİN masumun katili Öcalan’ı, 52 Masumun acımasızca öldürülmesine sebep olan Demirtaş’ı, kendi ülkesine defalarca ihânet eden Fetoyu, vs. benzerlerini kurtarıcı, hatta evliya gibi zannederler. 

Diğer yandan; Merhum 2. Abdülhamid’i, Menderesi, Özal’ı, Erbakan’ı, Demirel’i ve bugünkü ülkemizi muasır devletlerin seviyesinin üstüne yükselten Sn. Cumhurbaşkanı’nı ise vatan haini zannedecek kadar şartlandırılırlar. 

İşte bu durum; izleyicisine gerçekleri böylesine gizleyip, diğer yandan senaryo kahramanlıklarıyla sürekli pompalayarak ve basit bir icraatı defalarca göklere çıkararak, izleyicilerini Mankurt’laştırmalarının sonucudur…

Yakın tarihimizde böyle olduğu gibi, 200 yıl önceki tarihimize tarafsız gözle baktığımızda da, bu güzide halkımızın yalan yanlış senaryolarla kandırıldığını, her feraset sahibi çok net görüyor. Şöyle ki:

200 Sene öncesine kadar bu güzide halk, birbirilerine karşı öyle güven ve dayanışma içindeydi ki, zenginler zekâtlarını gümüş ve Altın olarak yüzlerce sadaka taşlarınabırakıyordu. İhtiyaç sahibi halk ise sadece âcil ihtiyaçlarınıalıp, “diğerleri, başka ihtiyaç sahiplerinin hakkıdır” diyerek o Altın paraları bırakıyordu… Bir esnaf siftahını yaptıktan sonra müşterisini, siftah yapmayan komşu esnafa yönlendiriyordu. Bugün öyle mi?..

Bırakın açıkta bırakılan Gümüş ve Altın paraları almamayı, kapalı ve kilitli yerlerdeki şifreli kasaları bile soyan bir nesil yetiştirildi. Yüksek tahsillerini kullanarak, bin bir türlü hesaplamalarla banka hesaplarının şifreleri çözülerek, milyonlar boşaltılmıyor mu?

Sokaktaki masum vatandaşların telefonları ve cüzdanları gasp edilmiyor mu?

İki nesil arasındaki, Mânevî ahlâk Erozyonunu siz mukayese ediniz...

Gelelim, SOKAK HAYVANLARI TARTIŞMALARININ perde arkasına:

1. Girizgâhta açıklandığı gibi bu kısır tartışmalar, AK’A KARA, KARAYA AK diyecek kadar kutuplaştırılan ve“iktidarın en doğru icraatlarını bile reddedeceklerini”itiraf ettikleri uygulamalarından kaynaklanıyor. 

Hâlbuki bu yasa teklifi, aynı haliyle muhalefetten gelseydi, hiçbir engelleme olmayacak ve hiçbir yaygara koparılmayacaktı. 

2. Bugünkü iktidar, hayvanların, Allah’ın sessiz kulları olduğunu çok iyi biliyor. Çünkü mensubu bulundukları Yüce İslâm dini, tüm hayvanlara öyle çok değer veriyor ki, engelleme çıkaranlar ise maalesef bunlardan mahrumdurlar. 

Bakınız Hz. Muhammed ordusuyla savaş yerine gidiyorlardı. Yollarının ortasında bir köpeğin, yavrularını emzirdiğini görünce, (onları kucaklayıp yol kenarına çekmek yerine,)hiçbir rahatsızlık vermemek için, oraya birkaç nöbetçi dikiyor. Köpeği ortaya alıp, orduyu ikiye bölerek en güvenli bir geçiş sağlıyordu. Bu Dînin mensuplarına, lütfen güveniniz…

3. Bu tartışmaların öznesinde, masum köpekler değil;başıboş ve muzır köpekler ile o köpeklerin sakat bıraktıkları ve öldürdükleri masum insanlar var. Bu yeni yasa, masum köpeklere zarar vermeden, masum insanların öldürülmesini önlemek için, tüm titizliklerle hazırlanmış bir yasadır. Asla itiraz edilmemeliydi. 

Üstelik bu itirazcılar, biricik evlâtları sokak köpekleri tarafından öldürülen, o acılı babaya bile saldıracak kadar basiretsiz ve vicdansızdılar. Buna ne demeli?..

Acaba onlardan birinin evlâdı, sokak köpekleri tarafından parçalanarak öldürülseydi, böyle davranabilirler miydi? Bütün bunlara rağmen, itirazcılardan biri acılı babaya; “senin evlâdın, o köpeklerden değerli değil” diye haykırması, videoda çok net görülüyor. Böyle itirazların neresinde akıl, iz’ân ve vicdan var?..

4. Ne gariptir ki, hiçbir köy yerlerindeki sokak köpeklerinin, hiçbir kimseye saldırmadıkları halde, sadece Büyük Şehirlerdeki sokak köpeklerinin kudurmuşçasınasaldırmaları, o köpekleri saldırgan hâle getirici bir müdahale olduğunu düşündürüyor.

İspati ise yayınlanmış bir videoda: ..Bir çocuk marketten mama alıyor ve köpeğe veriyor. Çocuk köpeği hafifçe severken, o köpek çocuğa saldırıp yaralıyor. Acaba SÂDIKoluşuyla ünlü olan köpek cinsinin böyle davranması, hâricîbir müdahaleyi düşündürüyor mu?..

5. ÖZETLE; Beşinci Madde, değişiklik önergesiyle şu şekilde düzenlenmişti:

“Bakımevine alınan köpeklerden insan ve hayvanların hayatı ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olanlarına 11/6/2010 tarihli ve 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununun 9’uncu maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen tedbir uygulanır.” Şeklindedir. 

Zerre kadar aklı ve vicdanı olan, bu tedbirlere asla itiraz etmemeliydi…

6. EN ÖNEMLİSİ ve EN TİRACIKOMİK OLANI DA: Sokak köpeklerini koruduklarını söyleyerek saldırganlaşanların hepsinin, 15 Temmuz 2016 FETÖ darbe girişiminde, 253 masum insanın şehit edilişinde ve sadece vatanını korumak uğruna koşan binlerceinsanın sakat kalmasında, ÜÇ MAYMUNU oynamalarıdır.

Bu nasıl yaman bir çelişkidir?.. Benzeri çok çok örnekler var.

Fakat köşe yazısı sınırlarını zorlamamak için, GAZZEDEKİ KATLİAMLARA ve Soykırıma karşı, aynı hassasiyeti gösteremeden, üç maymunları oynamalarına da maalesef giremeyeceğiz… 

 

Facebook Yorum

Yorum Yazın