Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

TRAFİK KAZALARI !..

Trafik kazaları, yazmağa utanç duymuş olduğum bir konudur... Yollar, ootobanlar, şehir köşeleri, sokaklar bir trafik curcunasıdır sanki.. Ölüsü savrulanlar, can çekişenler, kolsuz, kanatsız, başsız, gözsüz kalanlar işin, proplemin ekstra yanıdır.

Maşallah!.. Ülkemizee otobanlar, oto yollar, tali yollar mükemmel olmasınaa rağmen, adım başı bir trafik serüveni, canhıraş feryat yüreklerimizi yakıyor, bakmaya, dillendirmeye hicap duyuyoruz..

Böylesi bir vehamet, çirkinlik dünyanın hiç bir yerinde temaşa edilmiyor, görülmüyor ancak bizim ülkemizde müşahade edilmektedir.Oysa ölen bizim insanmız, sakat kalan bizim yavrumuz, sönen ocaklar, kara toprağın bağrına düşen bizim kardeşlerimizdir.

İsterseniz, arzu ederseniz birde yanı başımızdaki ülkelere nazar etmiş olursunuz. Böylesi bir çirkiniliği yanı aşımızda Suriye ülkmesinde bile görmeniz mümkün değilken, İran'da, Lübnan'da, Kıbrıs'ta bile rast gelinmez iken, bu türlü kaos dolu trafik bizim yollarımzda, otobanlarımızda niçin olmaktadırı?

S on otuz beş yıldan bu yana Bulgaristan, Macaristan, Sırbıstan, Almanya ve Hollanda yollarını temaşa etmekteyim. Amaa, gelin görün ki, bizdeki keşmekeşlik buralarda yaşanmamaktadır. Ne fuzuli durup dururuken korna sesleri, klaakson öttürmeler, yol verme sebebiyle sokaka ortalarında döğüş, çekiş,. vuruşma ve kırışma kat'iyyen görülmemektedir.

Bu ülkelere bakıyornsunuz, bir kere bile olsun, klakson sesine rast gelmek mümkün değilken, bizdeki gibi gelin konvoyları, düğün alayları, seçim yürüyüşleri buralarda görülmezken,. bizde ise farklı bir ortam görülmektedir.

Düşünmeliyiz ki, gecenin tam orta yerinde, sokaklarda, caddelerde havai fişekler eşliğinde yapılan gösteriler, düğün konvoyları midemizi bulandırmakta bağırışlar, çağırışlar, yol ver düelloları bizleri canımızdan bezdirmektedir.

Yaz tatilimi Afşin'da geçirmiş oldum.. Aman Allah'ım nedir o trafiğin curcunası, keşmekeşliği, bitip tükenmek bilmeyen endişe dolu nazarlar ve trafik kazaları!..

Bana kalırsa, bizim ülkemizdeki otoların kontrolü bizde farklıdır. Allah aşkına sormadan edemiyorum. Sokağa çıkmış bir otoyu kontrol ediniz, kontrolü yapılmışmı, kullanma izni alınmışmı bunu bilmek çok çok zordur. Miadı geçmiş otolar, yola çıkması, sokağa çıkması kat'iyyen mümkün olmaan arabalar, sanki ölüm saçmakta, öldürmek, ezmek, sakat bırakmak için insan aramaktadır?

Bu hususta basına büyük görevler düşmektedir!..

Afşin'daa tanımış olduğum basın menhsubu olan Halil Demir kardeşimiz bilinçli, duyarlı ve çalışkan biir zatı muhterem insandır!.. Umarım ki, Afşin'da meydana gelen trafik kazaları, kendisini dee rahatsız ve dilhun etmektedir. Bu vesile ile, sık sık sahibi bulunduğu alanda bu konuyu, keşmekeşliği gündeme almış olsa, insanları bilgi sahibi yapsa iyi olmazmı?..

Afşin, Erçene ve bilhassaa Elbistan mıntıkasında sık sık insanımızın canını yakmakta, çaresiz ölümlere, sakatlıklara sebebiyet vermektedir. Hal böyle iken, sıkı ıdeneetimler, poisin varlığı yetmemektediir.. Nasıl yetsin ki, beyin ve kafa yapısı değişmedikçe bu tür olumsuz, menfi haller sükut etmeyecek, canlar yanacak, ölümlü kazalar olacaktır.

Ne yazık ki;

Ülkemiz, trafik canavarı sebebiyle kan gölüdür. Uzun yollar, yorgun şoförler, sanki birer ölüm makinesi gibi insanların canına kastetmektedir.. Almanya ülkesinde, Hollanda devletiinde bu tür vak'alar olmazken, bizde niçin yaşlı, kadın, çor çoluk ahirete yolcu edilmektedir.

İllaki eğitim!..

Trafiğin asgariye inmesi için camilerimiz, hatiplerimiz, vaazlarımız konuya eğilmeli, ilkokl çocuklarına bile trafiki konusu işilenmeli, ders verilmeli, sanki harpten çıkmış gibi bir hal içersinde yaşadığımız bildirilmeliidir.

Netice olarak;

Maalesef, trafiik canavarından korkuyoruz. Sakat, dökülmüş, kontrolsüz arabalarından herkesi öldürecekmiş gibi beklentisi içersindeyiz.

Emniyet güçleriniden trafik amirlerindene polislerinden istirhamım bu işe çare bulmalarıdır. Lüzmsuz klakson çalmalar " Dot dot" diyerek etrafa deşet saçmalar sonlandırılmalıdır.

Çünkü, evlerimizde hasta var, yatalak bulunmaktadır, mini min bebeler derin uykularındadır. Ama, ne yazık ki, oto klaksonları, uykuyuda bölmekte, bebeleri de tedirgin etmektedir.

Bu sözlerimin teyid edilmesi bakımından Tv. Haberlerini, Radyo, basın-yayın haberlerini, ölüm ilanlarını bir bir takip ediniz. Ama, nee yazık ki, yol kenarlarında yanan arabalar, insanların uçurumlara yuvarlanması neyin nesidir?

Sanki, millet olarak trafik harbi yapıyoruz? Yığın yığın ölümler, yanan arabalar, çözüm bulunmayan keşmekeşlik vak'alar!.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir

Facebook Yorum

Yorum Yazın