Jet İmam ve Yedi Dakikada Teravih Namazı

En son; bunu da görmüş ve yaşamış olduk. Yedi dakikada kıldırılan yirmi rekatli bir teravih namazı!.. Keşke, bu imam efendi, teravih namazı kıldırmasa da, bir spor merkezi, koşu bandı açmış olsaydı.

Halkın tepki göstermesi gayet yerindedir. Yedi dakikada, ne zaman Tekbir aldın, ne zaman rüku, sücudları, kıraatları ve tesbihatı yapmış oldun?

Benim aklıma, böyle bir hocanın, yani yedi dakikada teravihi bitiren bir hocanın, böylesi bir namaza inanmadığı, inanmadığı için de teravih namazı ile dalga geçtiği anlaşılmaktadır.

Halbu ki, hangi namaz olursa olsun, ister teravih, teheccüd, salati evvabin, duha, sünnet, farz, cuma, bayram, vitir ve diğer nevafil namazlar!..

Yani, hangi namaz olursa olsun, tadili erkana riayet etmek, kıyamı, rüku, secdeleri yerli yerince yapmak namazın edep ve adabındandır.

Ama, namazı edepsizce karşılayan, adına da imam denilen şahsa ne demeliyiz?.. Kardeşim, inanmıyorsun, inkarcı isen bırak bu tür soytarılıkları, hiç olmazsa insanların maneviyatı ile, inancı, dini emirleri ile!..

Ne yazık ki, kimi cemaatler tarafından böylesi hızlı kılınan teravih ve sair namazlar alkışlanmakta, insanların hoşlarına gitmektedir.

Lakin, kendini bilen, namazın tadili erkanına vakıf Müslümanlarda, yedi dakika sonunda imamı yakalayıp, "eşek sudan gelinceye kadar" dayak atabiliyor.

Şimdi, sormamız gerek. Bu hususta, imam mı haklı, cemaat mi haklıdır? Tabii ki, camiye gelen, cemaate katılan insanlar haklıdır. Camiye gelmiş oluyor ki, camii sevabı almak, cemaat sevabından müstefid olmak, camiye gelen insanların derdi ile hemhal olmak, hastası olana geçmiş olsun demek, ölüsü olana taziyede bulunmak için gelinmektedir..

Camiye gelmekten, cemaate gelinmekten kasıt budur. Yoksa, yedi dakikada işi bitiren bir zevzek imamın arkasında spor yapmak için camiye gelinmemektedir.

Dört rekatli, bir namazda, euzü besmele, sübhaneke, fatiha, zammı sure, rükûda tesbih, sücudlarda tesbihler, tahiyyat, salli barik, vesair dualar derken, böyle bir namaz bir Müslümanın takriben dört dakikasını alabilmektedir.

Hal böyle iken, sayın imam bozuntusu, şaklaban, şuursuz, basireti bağlanmış zavallı, insancık, sen nasıl olur da, yirmi rekatlik bir teravih namazını yedi dakikada kılabilirsin?

Peşinde, sana uyan insanlardan utanman lazımdı. Yaşlı amcalardan özür dilemen, onların tek tek ellerini öperek, hak, hukuk helalleşmesi yapman gerekmez mi idi?

Tarihi süreçte, böyle uygulama ne görüldü, nede duyulmuştur!.. Ne Asr-ı saadette, ne müctehid imamlar döneminde, ne Selçuklu, nede Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti!..

Be kardeşim!.. Yoksa sen uzaylımısın, ecinnimisin, cinnimisin nesin? Söyle de seni bilmiş olalım!.. İmam, örnek insandır. Namazda örnek, takvada örnek, Kur'an kıraatinde örnek, oturup kalkmasında örnek, ahlakında örnek ve her yönüyle mükemmel bir insan!..

Bir kere, böyle bir namaz demiyelim de, jimnastik, hızlı koşu diyelim. Herkesle, tek tek helalleş, herkesten özür dile!.. Bilhassa, önce Allah'dan, sonra Resul'ün ruhaniyetinden ve sonra da peşinde sana uyan cemaatten!..

Netice olarak;

Şunu kesinlikle akıldan, hatırdan çıkarmayalım. Başkanlık; böylesi zevzek insanların kulağını çekmeli, tedip etmeli ve hizaya getirmelidir.

Yoksa, böyle bir yanlış, her tarafı meşgul edecektir. Youtubu, Face'yi, İnternet ağlarını, televizyon kanallarını ve gazete sütunlarını!..

Buna meydan vermemek için, sayın Müftülerimiz, mes'eleye el koymalı, uyarı, ikaz, maaştan kesme ve tedip olmuyor ise, böyle bir kişiye " Hadi şuradan " demekten başka çare bulunmamaktadır.

Maalesef, kimi imamlarımız bulunmaktadır ki, kadir gecesi olur cami kapalı, berat, regaaib, miraç, mevlid gecesi sebebiyle, imam vaktinde ve zamanında görevli bulunduğu camide değildir. Hatta, bayram sabahında bile, imamı evinden lütfen (!) çağıran insanlar bulunmaktadır.

Öyle hal oluyor ki, imam; kıraat açısından dökülmektedir. "Sin" harfini "sad", "te" harfini " tı", "ze" harfini " zı" şeklinde okuyan imamlarımız az değildir.

Bunları önlemenin yolu, Müftü efendilerin görevi bihakkın yapmasıdır. Her vakit bir mahalle camiinde, başka camiide imamın arkasında namaz kılarak, imamı kontrol etmesidir.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir